160 oto tamircisi bir araya geldi ‘en kötü 2. el araçlar’ listesi hazırladı: Basit bir onarım bile büyük maliyet

İkinci el bir otomobil alırken çoğu sürücü, markanın arıza yapma sıklığına odaklanır. Ancak tecrübeli otomobil tamircilerine göre, asıl önemli olan arabanın ne kadar nadir bozulduğu değil, bozulduğunda ne kadar kolay ve ucuza tamir edildiğidir.

Rusya’da 160 servis uzmanının katılımıyla yapılan bir araştırma, sanayideki ustaların gözünden en sorunsuz ve en baş ağrıtan markaları ortaya koydu.

Sanayinin gözdeleri: Tamiri en kolay ve ucuz markalar

Araştırmaya katılan tamircilerin bakım ve onarımını en sevdiği markalar şunlar oldu:

VAG Grubu (Volkswagen, Audi, Skoda, Seat): Akıllıca tasarlanmış yapıları, bol ve ulaşılabilir yedek parçaları ve yaygın olmaları sayesinde ustaların en rahat çalıştığı grup olarak zirvede yer alıyor.

Toyota: Dayanıklılığıyla ünlü olsa da, bir arıza durumunda mantıklı tasarımı ve kolay bulunan parçalarıyla ustaları yormuyor.

Fiat: İtibarının aksine, listede sürpriz bir şekilde üçüncü sırada. Basit mekanik yapısı ve rakiplerine göre daha ucuz parçalarıyla tamircilerden geçer not alıyor.

Hyundai/Kia ve 5. BMW/MINI: Koreli markalar da kolay tamir edilenler arasında. BMW/MINI ise parçaları pahalı olmasına rağmen, alışıldık tasarımları sayesinde tamir süresini kısalttığı için listeye girmeyi başarıyor.

Ustaların kabusu: Tamiri en zor ve masraflı markalar

Tamircilere göre bazı markalar ise standart dışı tasarımları ve yüksek maliyetleri nedeniyle onarımı en zor olanlar:

Peugeot ve Citroën: Geleneksel olarak kendilerine özgü ve standart dışı mühendislik çözümleri kullanmaları, tamircilerin işini en çok zorlaştıran etken olarak gösteriliyor.

Ford: Özellikle bağlantı elemanlarındaki sorunlar ve birleşim noktalarındaki paslanma nedeniyle sıkça şikayet alıyor.

Mercedes-Benz: Karmaşık teknolojileri ve çok pahalı yedek parçaları, en basit onarımları bile büyük bir maliyete dönüştürebiliyor.

Az arıza yapan ama tamiri ustayı yoranlar

Listenin ilginç bir notu ise Honda ve Suzuki oldu. Bu markalar o kadar nadir arıza yapıyor ki, bu durum bir dezavantaja dönüşebiliyor. Tamirciler, bu araçların tasarımlarına daha az aşina oldukları için, basit bir arıza bile daha uzun sürebiliyor ve beklenenden daha maliyetli olabiliyor.

Araştırmanın nihai sonucu, ikinci el araç alıcıları için önemli bir tavsiye niteliğinde: Sadece markanın genel arıza istatistiklerine değil, yaşadığınız bölgedeki servis imkanlarına ve potansiyel onarım maliyetlerine de odaklanın. Bazen sık ama ucuz tamir gerektiren bir araç, nadir ama onarımı servete mal olan karmaşık bir modelden çok daha mantıklı bir seçim olabilir.

Related Posts

Çiftlerin arasına kara kedi sokacak özellik artık ChatGPT’de

OpenAI, sohbet robotu ChatGPT’ye getirdiği son güncellemeyle dikkat çekti. Bazı kullanıcıların “fazla resmi” bulduğu yeni sürüm, artık küçük iltifatlarla daha samimi bir iletişim kuracak.

Liquid Glass, aslında bir yıldır zaten gözümüzün önünde miydi?

WWDC 2025’te tanıtılan Liquid Glass arayüzü, iOS’tan macOS’a kadar tüm Apple platformlarında ortak bir tasarım dili oluşturmayı hedefliyor. Ve şimdi bu yeni tasarım dilinin ipuçlarının, son bir yılda bazı detaylarda zaten ortaya çıktığı keşfedildi.

Bilim insanları, insan saçından diş macunu üretti

Florürlü ürünlere alternatif olarak geliştirilen ve insan saçından elde edilen keratin bazlı yeni bir diş macunu, çürüklerin erken evrelerini durdurma ve aşınmış mineyi yeniden yapılandırma potansiyeli taşıyor. Uzmanlar yöntemin uygulanabilirliğini araştırıyor.

Akıllı saatlerdeki gerçek: Doğru ölçemiyorlar

Hollanda öncülüğünde yürütülen araştırmada akıllı saatlerin stres düzeyini doğru tespit edemediği ortaya çıktı.

Sony ve Honda’nın eektrikli otomobili Afeela 1 2006’da yollarda

Sony ve Honda’nın ortak üretimi elektrikli otomobil Afeela 1, Ohio’daki fabrikada ön üretim aşamasına geçti. 2026’da piyasaya çıkacak model, gelişmiş teknoloji ve sürdürülebilir tasarımıyla elektrikli araç pazarında iddialı bir oyuncu olmaya hazırlanıyor.

50 yıl önce kaybolmuştu, yeniden ortaya çıktı

2023 yılında bir turist, sıra dışı bir denizanasına rastladığında bunun ne kadar önemli bir karşılaşma olduğunu bilmiyordu. Ama daha sonra yapılan bir araştırma, bu denizanasının 50 yıldır görünmeyen ve neslinin tükendiği sanılan bir türe ait olduğunu ortaya çıkardı.